Tarihçe

BEZİRGANBAHÇE SK TARİHÇESİ

Osmanlı döneminde kervanların dinlenme yeri olarak bilinen, bugünkü Halkalı Sabahattin Zaim Üniversitesi Halkalı yerleşkesi, 1884 yılında Ziraat Mektebi ve Baytar Mektebi olarak Osmanlı tarım ve hayvancılığını geliştirmek için kurulmuş ve Sabahattin Zaim Üniversitesine devredilinceye kadar Milli Şairimiz Mehmet Akif ERSOY’un da mezunu olduğu Devlet Mektebi olarak kullanılmıştır.

Tabii ki o dönemlerde Bezirganbahçe diye bir mahalle yoktu. 1955 yılında TCDD, Sirkeci – Halkalı arası raylı sistemleri Halkalı’ya kadar ulaşıma açınca, tarihi çok eski yıllara kadar uzanan Halkalı merkezi çevresinde yeni yerleşim yerleri oluşmaya başlamıştı. Bu mahallelerden biri de Bezirganbahçe Mahallesi’dir.

O dönemlerde TCDD’de iş hayatına başlayan demiryolu personeli, yerleşim alanı olarak Bezirganbahçe lokasyonunu seçenlerden oluşmaya başlamıştır.

Takvimler 1960’lı yılları gösterdiğinde, Bezirganbahçe Mahallesi’ni günümüze kadar taşıyacak olan sakinler de bir bir yerleşmeye devam ettiler. Seneler ilerledikçe, 60’lı yılların sonlarına doğru mahalle nüfusu artmaya başladığında sosyal aktivite ihtiyaçları da baş göstermişti.

Tam bu dönemlerde mahallenin gençleri ve bu gençlere ağabeylik yapan “Kaçı Dayı” lakaplı Ahmet KAÇI, sosyalleşme adına her dönem popülaritesini koruyan futbolu seçerek bir takım kurmaya karar verirler. Bu takım günümüze kadar gelecek olan “BEZİRGANBAHÇE SPOR KULÜBÜ”dür. Tabii ki o dönemlerde takım kurmak, takım olmak için şartlar günümüzdeki kadar kolay değildi. (Mustafa KELEBEK Amcanın çocuklara çizmeden futbol topu yaptığı dönemler)

Kaçı Dayı, gençlere evlerinden birer tane fanila getirmesini söyler ve gençler bir gün sonra ellerinde birer fanila ile Osman ERDOĞAN Amcanın Yunus Emre Caddesi’nde bulunan evinin bahçesinde toplanırlar. Fanilalar, bir başkasının getirdiği yeşil boya ile boyanır ve sırtlarına beyaz boya ile numara vurularak forma olarak kullanılacak duruma gelir. Artık Bezirganbahçe adında bir mahalle takımı oluşturulmuştur. Bu oluşum, mahallenin diğer abilerini harekete geçirmiş ve daha fazla neler yapılabilir toplantıları yapılmaya başlanmıştır. Yakılan bu meşale çığ gibi büyümeye ve yeni fikirler üretmeye ışık tutmuş, 1971 yılında Mahallede ikamet eden Yavuz MENTEŞ’in takıma getirdiği bugünkü renklerimizle sarı – siyah forma günümüzde taşıdığımız renklerimiz olmuştur. Artık sarı – siyah renkleriyle diğer mahallelerle maçlar yapan bir takım oluşmuştu. Dönemin abilerinden Çekirdekçi Selahattin ve Mehmet ÖZDEN takımın devamlılığında ve sahiplenilmesinde çok büyük fedakarlıklar ve emekler ortaya koymuştur.

Seneler su gibi geçiyor, mahalle büyümeye ve yeni aileler, bireyler ve sporseverler kazanmaya devam ediyordu. 80’li yıllarda semtimizde ikamet etmeye başlayan Hüseyin ÖZGAN’ın yolları Bezirganbahçe Spor Kulübü ile tam da bu dönemde kesişiyor. Hüseyin Özgan, Rahmetli İsmail ÖZGAN’ın oğlu ve üç çocuk babası bir iş insanıydı. Mercan İş Piyasası’nda matbaacılık işi ile meşgul olan ailenin en büyük çocuğudur. Bu yıllarda Bezirganbahçe Spor Kulübü’nün bütün sorumluluğunu ve yükünü üstlenmiş ve sanki üç çocuk babası Hüseyin ÖZGAN’ın dördüncü çocuğu olmuştu Bezirganbahçe Spor Kulübü.

O dönemlerde mahalleler ilçeler arası müsabakalar yapılıyor, haftalar süren maçlar sonunda şampiyonluklar yaşanıyor ve mutluluklar paylaşılıyordu. 80’li yılların sonlarına doğru, Bezirganbahçe Spor Kulübü artık amatör olması ve TFF Amatör Ligi’nde yerini alma zamanı gelmişti. Dernekleşme ve amatörlük aşamaları 90’lı yılların başında tamamlandı ve kulüp seçimle gelen ilk Başkanı ile tanıştı: Ahmet KELEŞ. 1990-1991 yıllarında başkanlık yapan Ahmet KELEŞ, mahalle sakini ve lokanta işletmecisiydi.

1991 Nisanında yapılan Genel Kurulda Bezirganbahçe Spor Kulübü hedef büyütmüş, profesyonel lige yani 3. lige çıkmayı planlamıştı. Yapılan genel kurulda başkanlığa varlıklı iş insanı Hüseyin Vural getirilmişti. Yönetim Kurulu, Mercan Piyasasında iş insanlarından oluşturuldu ve hedef 3. lig denilmişti. Başkan Hüseyin VURAL ve iş insanlarından oluşan Yönetim Kurulu ile birlikte, hiç tanımadığı bir mahallenin takımı için maddi ve manevi fedakarlıklarla iki yıl boyunca sayısız başarıların altına imza atan unutulmaz başkanlar listesinde ilk sırayı almıştı. Ancak profesyonel lige çıkmak o kadar da kolay değildi.

1993-94 sezonunda Hüseyin VURAL’ın emanet ettiği başkanlık görevine Yusuf ŞENEL geldi. 1993-1994 TFF Sezonunda takım finalde sadece bir maç kaybetti ve 3. ligin eşiğinden döndü. Sezonlar geçiyor ve bir türlü hedefe ulaşılamıyordu; gerçekten hedef çok zor ve dikenli bir yoldu. Yine Yusuf ŞENEL’in Başkanlığında yapılan toplantı sonucunda kulübe kalıcı eserler bırakma kararı alınmış ve bugün tesis olarak kullandığımız kulüp binamız yapılmıştır.

Bezirganbahçe Spor Kulübü, Hüseyin VURAL ve Yusuf ŞENEL Başkanlara hizmetlerinden dolayı her dönem şükranlarını sunmuş ve onların adlarını tarihimize altın harflerle kazımıştır.

Sonraki yıllarda Bezirganbahçe Spor Kulübü, sayısız başarılar ve oynadığı amatör liglerde kupalar kazandıran 12 yıl başkanlık yapan Vedat TURGUT ile devam etmiştir. Vedat TURGUT’un kulübümüze sağlamış olduğu katkılardan ve ilçe sporuna yapmış olduğu hizmetlerden dolayı tarihimizde önemli bir yeri vardır. Ama asıl şükranı ve minneti hak eden tabii ki Hüseyin ÖZGAN’dır. Kulübümüzün tarihçesinde yıldızlı altın harflerle yerini almış Bezirganbahçe Spor Kulübü’nün tek Fahri Başkanı olarak kabul edilmiştir.

2009 – 2011 Yıllarında Tevfik EFETAŞKIN

2011 – 2013 Yüksel ASATEKİN Başkanlık Görevini sürdürmüş ve;

2013 Nisan Genel Kurulda Başkanlık Görevine Hayati YOLCU getirilmiştir. Yeni yüzyılın ilk onuncu yılı geride kaldığında kulübümüzün anlayışında, misyonunda ve vizyonunda köklü değişiklikler yaşanmıştır. Bezirganbahçe Spor Kulübü, yirmi yıl boyunca hedeflediği profesyonel olma isteğinin yerini semtinin gençlerine hizmet eden sosyal spor aktiviteleri ve eğitimleri ağırlıklı hizmet vermeye yönelmiştir. Tarihi boyunca, kuruluşundan bugüne semtinde yetişen çocuklarından ve gençlerinden maddi bir bedel almadan hizmet veren nadide ve emsalsiz bir spor kulübüdür “BEZİRGANBAHÇE SPOR KULÜBÜ”.